T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı

TARIMDA ÜRETİCİ VE TÜKETİCİNİN YÜZÜ ‘DİJİTAL PAZARLA’ GÜLECEK

Yayın Tarihi : 30.04.2020

Tarım ve Orman Bakanlığı gıdada üretimden tüketime tüm zinciri dijital ortama taşıyacak Dijital Tarım Pazarı'nı (DİTAP) devreye soktu. Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin de (TOBB) desteklediği Dijital Tarım Pazarı ile tarımın tüm paydaşları tek bir platformda buluşacak. Tarımsal arz ve talebin "dijital pazaryeri" yaklaşımı ve sözleşmeli tarım uygulaması ile buluşmasını sağlayacak olan DİTAP, üreticinin daha fazla gelir elde etmesini, tarım endüstrisinin istediği nitelikte tarımsal ürün bulmasını ve tüketicinin de tarımsal ürünlere daha ucuza ulaşmasını sağlayacak. www.ditap.gov.tr adresi üzerinden DİTAP'ı kullanan tarım sektörü paydaşları bankaların sözleşmeli tarım kapsamında oluşturulan destekleyici kredi paketlerinden de yararlanabilecek.

DİTAP'ın planlı tarımda bir dönüm noktası olduğunu söyleyen Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli, ilk etapta Türkiye'nin sebze-meyve üretiminin yüzde 10'luk kısmının DİTAP üzerinden geçmesinin hedeflendiğini söyledi. Pakdemirli şöyle konuştu:

"DİTAP ile tarımsal üretimde arz ve talebi buluştururken, tarımsal üretimin de sözleşmeli tarım modeli sayesinde daha planlı hale getirilmesi mümkün olacak. Tohumdan, çatala tüm zincirin takip edilebildiği, sürdürülebilir üretimin sağlandığı bu sistem sayesinde küçük çiftçi, büyük çiftçilerimiz ile aynı fiyat ve rekabet koşullarına ulaşacak. Üreticiyi koruyan, tüketiciyi kollayan bu sistem sayesinde tarımsal üretim zincirinde sıfır atık da mümkün hale gelecek. Dünyada üretilen her 3 tarımsal ürünün biri çöpe atılıyor. DİTAP, tarımsal üretim zincirinde etkin planlama sayesinde ürün zaiyatını da ortadan kaldıracak" dedi.

TÜRKİYE TARIMDA KENDİNE YETEN BİR ÜLKE

DİTAP'da ilk fazda sebze, meyve, bakliyat gibi tarımsal ürünlerin işlem göreceğini, projenin ilerleyen fazlarında hayvancılık, gübre, ilaç, tohum gibi tarımsal ara girdilerin de DİTAP kapsamına gireceğini belirten Dr. Pakdemirli, şöyle konuştu:

"Yaşadığımız Covid-19 salgını gıda arz güvenliğinin ne kadar önemli olduğunu göstermiştir. Tarımın önemi daha iyi anlaşılmıştır. Türkiye olarak 4 saatlik bir uçuş mesafesi ile dünya nüfusunun %40'ına, toplam 1,9 trilyon dolarlık tarımsal ticaret hacmine sahip bir coğrafyaya ulaşma şansımız var.  Ülkemiz bitkisel ve hayvansal üretim bakımından dünyada sayılı ülkeler arasındadır. Ülkemiz tarımsal hasılada Avrupa da 1. Dünyada ise ilk 10 arasında yer almaktadır. 18 milyar dolarlık ihracat yapıyoruz. 5,3 milyar dolarlık ihracat fazlamız var. Türkiye kendi kendine yeten bir ülkedir. Tarımda bulunduğumuz bu iyi konumu geliştirebileceğimiz, Türkiye'yi tarımda da daha iyi yerlere taşıyabileceğimiz fırsatlar var. Ülkemizin tarımsal yapısına göre stratejiler geliştirerek, rekabet gücümüzü daha da artırmalıyız."

TARIMDA DENGELİ FİYAT DÖNEMİ

Geçirdiğimiz bu zor günlere gıda arz güvenliği için tarımsal planlamanın ne kadar önemli olduğunun bir kez daha görüldüğünü kaydeden Dr. Pakdemirli,

"Tarlada bahçede ürünün olması elbette önemli, ancak bu ürünleri ihtiyaç duyulan iş gücü ile hasat etme, işleme, depolama ve pazara erişimini sağlayacak şekilde etkin bir lojistik planlama daha da önem arz etmekte. Üretici ile tüketici arasında doğru bağı kurabilirsek eminim ki üretici üretiminden memnun olacak, tüketici de makul fiyatta daha kaliteli ürünü alma imkânına sahip olacak. Çiftçilerimiz dönem sonunda ürettiği ürününü satma, pazara ulaştırma noktasında herhangi bir kaygı yaşamayacak. Tarımsal üretimde DİTAP sayesine sözleşmeli üretim modeli geliştikçe, yani tüketim ile üretim arasındaki bağ güçlendikçe hem arz talep dengesi arasındaki dengesizliklerin azaltılması hem de tarım sektöründeki fiyatlandırma dengesizliklerinin giderilmesi açısından çok daha iyi bir noktaya gelmiş olacağız. Tarım ile sanayinin bütünleşmesine yol açacak bu model, yaygınlaştığı ölçüde tarımın finansman imkanlarının artırılmasına da katkı sağlayacaktır" dedi.

PANDEMİ SONRASINA HAZIRLANIYORUZ

Covid-19 salgınının dünyada bütün sanayi ve teknoloji sektörünün, ekonomik olarak sıkıntılı bir sürece girmesine yol açtığına dikkat çeken Dr. Bekir Pakdemirli, şöyle devam etti:

"Dünyada fabrikaları ve teknolojileri ile övünen devletlerin, fabrikaları üretimlerini durdurmuş ve çarkların yeniden dönmesi için Covid-19' un etkisinin bitmesini beklemektedirler. Bu süreçte kapasitesini arttırarak üretime devam eden tek bir sektör vardır.  O da gıda sektörüdür. Artık insanların ellerindeki cep telefonları, bilgisayarlar, arabalar; bir övünç kaynağı olmaktan çıktı. Artık evimde bana yetecek kadar gıda var mı? diye kendini sorgulamaya başladı. Bu durum bizlere Sayın Cumhurbaşkanımızın bir ifadesini hatırlatıyor. Saygıdeğer Cumhurbaşkanımız gıdayı üreten ülke dünyanın lider ülkesi olacak demişti. Evet, şu an dünyaya baktığımızda bu sözün ne kadar doğru olduğunu bir kez daha anladık. Çünkü tarımsal üretim savunma sanayinden daha önemlidir. Biz, yaptığımız yatırım ve desteklerle dünyada gıda arz sorunu olan bir ülke değiliz. Diğer ülkelere gördüğümüz market mağazalarındaki manzaraları, bizim ülkemizde görülmemiştir. Pandemi sürecini iyi yöneterek Türk tarımı için de bu dönemde yeni şeyler söyleyerek ve yaparak pandemi sonrasına hazırlanmamız gerekiyor. Çünkü dünya artık farklı bir dünya olacak ve farklı bir yöne doğru ilerleyecektir. Bu süreçten güçlü bir şekilde çıkarsak, ülkemizin dünyadaki yeri ve konumu şimdikinden daha farklı olacaktır. Bu sıkıntıdan güçlü bir şekilde çıkabilmemiz de güçlü ve etkin tarım politikaları yürütmekle olacaktır."

DİTAP İLE HERKES KAZANACAK

DİTAP'ın Türkiye'ye sağlayacağı katkıları da anlatan Dr. Bekir Pakdemirli, şöyle konuştu: "DİTAP ülkemizdeki tarım sektörünün tamamını kapsamaktadır. Kooperatiflerden, birliklere, çiftçilerden, üreticilere, gübre, tarımsal ilaç, alet ekipman sektörüne, finasman sektörü, sigorta sektörünün bulunduğu kısaca sektörün tüm paydaşlarının gereksinim duyduğu her türlü ürünün tedarik edileceği bir alt yapıya sahip olacak. Alıcı, satıcı lojistik sektörü olmak üzere bu portalda herkes olacak. Böylelikle; üretimden tüketime kadar her noktayı izleyeceğiz. Neden DİTAP kurduk. Üretici "ben daha fazla kazanmalıyım, ürünümü daha iyi fiyatla satmalıyım", tüketici ise "Ben daha uygun fiyatla tüketmeliyim" diyor. Tüketici açısında daha kaliteli ürün ve uygun fiyat. Sürdürülebilir tedarik. Planlı üretim. Arazinin verimini artıran bu çalışmalar sonucunda elde edilen ürünün, yüksek değer ile iç ve dış pazarda yer bulması, çiftçimize daha çok kazanç sağlaması adına tarımsal üretimin planlanması gerekmektedir. Bu planlamayı yapabilmek için tarımsal ürün pazarının hem bireysel tüketici hem de endüstriyel tüketici açısından talepleri önceden oluşturulacaktır.  Bu talepler ile talebi değerlendirmek isteyen çiftçilerimizin Bakanlığımız sistemlerine kayıtlı ve talebe yön verecek teknoloji ile desteklenmesi amacıyla DİTAP'ı oluşturduk. Bu sözleşmeli tarım portalı sadece gönüllülük esası ile bireysel tüketicinin pazarını yöneten hal, manav, zincir marketlerin ve endüstriyel ürün pazarını yöneten gıda fabrikalarının tarımsal hammaddeleri için talep oluşturabilmesine imkân sağlayacak. Bu taleplerin SMS bilgilendirmesi ile ülkemizin en ücra köşesindeki çiftçimize kadar ulaşmasını sağlayacağız.  Ayrıca portal sayesinde İşlenmiş gıda sanayiye yönelik fayda sağlayarak, başta coğrafi işaretli ürünlerimiz olmak üzere bir çok işlenmiş ürünün markalaştırıp katma değerini arttırarak pazarlanması sağlanacak. Bu sayede ihracata yönelik pazarın artmasını sağlayacağız."

DİTAP'A GELENE FİNANSMAN DESTEĞİ

DİTAP'ı kullanan tarım sektörü paydaşlarının bankaların sözleşmeli tarım kapsamında oluşturulan destekleyici kredi paketlerinden de yararlanacaklarını belirten Dr. Pakdemirli, "Sözleşmeli Üretim yaptıran gerçek ve tüzel kişiler, Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri'nden 50 milyon TL'ye kadar kredi kullanabilecekler.

Kredi kullanımında "İşletme Kredisi"nde indirim % 50 olarak belirlenmiştir.  Ayrıca, üretimde "yurtiçi sertifikalı tohum/fide/fidan kullanımı" için ilave % 20, stratejik bitkisel ürün grubunda üretim yapılacaksa ilave %10 olmak üzere toplamda % 80'ne varan oranlarda indirimli kredi kullanabileceklerdir. Ziraat Bankası ve Tarım ve Kredi Kooperatifleri dışında diğer banklarımızı da özelikle de katılım bankalarını bu sistem üzerinden çiftçimize ve sanayicimize uygun finansman desteği için sistemi kullanmaya davet ediyoruz. Ayrıca tarımsal desteklemeleri de bundan sonraki dönemde bu platform üzerinde sözleşmeli üretimin lehinde olacak şekilde planlayacağız. Kooperatiflerde bu konuda avantajlı olması sağlayacağız" dedi.